Resme olduğu kadar çizime, kompozisyona, ton ve renklere biçimlerin sağlamlığına ve kalıcılığına

özen göstermiştir. Kırmızılar ve sarılar içinde patlayan renkler resmin genel özelliklerini oluşturur.

Desenin resmin gerçek temeli olduğunu savunan sanatçının resimlerinde altyapı, resminin değerini

önemli kılan en belirgin özelliklerden biridir. Kompozisyonlarında resmettiği tarihi eser ve yapıtlarını

yaşamdan soyutlayarak yorumlamanın olanağı olmadığınainanan sanatçı, bu mekânları insan-mekân

ilişkisi içersinde tuvaline aktarır. Ona göre aksi takdirde hayatın içinden yaşayan resimler olmaz, resim

kuru ve durağanlıktan öteye gidemez.

Şimdiye değin sergilediği resimlerde insanın hiçbir koşulda çevresinden, doğadan ve bütün bunların

oluşturduğu yaşam bütünlüğünden soyutlanamayan bir varlık olduğunu vurgulayan Cimok’un

yapıtlarında sanatsal ve toplumsal gerçek iç içe kaynaşmıştır. Resimlerinde toplumsal ve humoristik

bir anlatım hâkimdir.